
Baksı Müzesi genel görünümü
Bayburt’tun Bayraktar köyünde Prof. Dr. Hüsamettin Koçan tarafından kurulan Baksı Müzesi’ne, 2014 Avrupa Konseyi Müze Ödülü verildi. Koçan, ödülü AKPM Başkanı Anne Brasseur’in elinden aldı. Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) tarafından verilen ödüle daha önce de İstanbul Arkeoloji Müzesi layık görülmüştü.
Baksı Müzesinin öyküsünü kurucusu olan Prof. Dr. Hüsamettin Koçan http://baksi.org/ sitesinde şöyle açıklamaktadır.
Baksı Müzesi Doğu Karadeniz’de, Bayburt’un 45 km. dışında, Çoruh Vadisi’ne bakan bir tepenin üzerinde kuruludur. Eski adıyla Baksı, bugünkü adıyla Bayraktar köyünde yükselen bu sıra dışı Müze, çağdaş sanat ve geleneksel el sanatlarına aynı çatı altında yan yana, iç içe yer vermektedir.
Sergi salonları, depo müze, atölyeler, konferans salonu, kütüphane ve konukevi ile 40 dönümlük bir araziye yayılan Baksı Müzesi, Bayburt doğumlu sanatçı ve akademisyen Prof. Dr. Hüsamettin Koçan’ın bireysel düşü olarak 2000 yılında filizlendi. Bu proje Hüsamettin Koçan’ın doğduğu topraklara yaşam birikimini taşıma çabasının bir sonucudur. Bu fikri hayata geçirmek amacıyla 2005 yılında bir Baksı Kültür Sanat Vakfı kuruldu. Müze, başta sanatçılar olmak üzere çok sayıda gönüllünün katkısıyla yıllar içinde gerçek bir toplumsal projeye dönüştü.
Müzenin ana binası, 2010 yılında zorlu bir serüvenin sonunda, devletten hiçbir maddi yardım almadan, tamamlandı, 2010 yılı Haziran ayında İstanbul Modern Tanıtımı, Temmuz ayında ise müzenin açılışı yapıldı. 2012 yılında Müze’nin yeni sergi salonu olan Depo Müze sanatseverlerle buluştu.
Misyon ve Hedefleri
Baksı Müzesi, yoğun göç veren ilimiz Bayburt’tun Bayraktar köyünde; gurbetin, kaybolan geleneklerin, unutulan değerlerin neden olduğu sorunlara ve sonuçlara bir çözüm arayışıdır.
Tersine göçü başlatacak çalışmaları; gelenek-gelecek ve süreklilik bağlantılarını kuran, bu bağları istihdam-beklenti ve moral unsurları ile güçlendiren bir anlayışa sahiptir.
Geleneksel kültürü koruyarak, gelecek kuşaklara aktarmak için araştırmalar yapan, bu zeminden hareketle özellikle kadın istihdamı projelerini uygulamaya koyan bir müzedir.
Bulunduğu bölgede özel yetenekli çocukları tespit edip, burslarla eğitimlerine katkıda bulunarak, özellikle tasarım, sanat ve kültür alanlarında gelişmeleri için projeler uygulamaktadır.
Kültür turizmi aracılığıyla bulunduğu bölgeye istihdam sağlayan Baksı Müzesi, Baksı köyünü uzmanların önerileri doğrultusunda geleneksel yapısını koruyarak örnek bir köy olarak yeniden tasarlamayı planlamaktadır.
Baksı Müzesi, kendisini sadece seyirlik bir müze olarak sınırlamayan, o bölgede yaşayan insanlara imkânlar sağlayan, eğitim veren, o topraklarda yaşamayı bir sevinç haline getirmek isteyen bir müzedir.
Baksı Müzesi, diğer müzelerden farklı olarak gelenekselle sadece bir yöne ve döneme ait olmadan gelenekselle çağdaşı aynı zeminde buluşturan, bünyesinde kurduğu üretim birimleriyle, ekonomik hedefler oluşturan özel bir kimliğe sahiptir.
Müzeye Verilen Ödül
Müzeye verilen ödül töreninde davetliler, yapılan sinevizyon gösterimi ve konuşmalarla Baksı Müzesi ve Bayburt’u yakından tanıma fırsatı buldu. Törende Baksı Müzesi’nin kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan yoğun ilgi gördü. 2014 Avrupa Konseyi Müze Ödülü’nü AKPM Başkanı Anne Brasseur’in elinden alan Prof. Dr. Hüsamettin Koçan, Baksı Müzesi’nin seyirlik olmadığını belirterek, “Anadolu’nun ücra köşesinde yapılan Baksı Müzesi’nin, o bölgeye kültür turizmini artıracağına inanıyorum. Salonda herkes şimdiden müzeyi merak ediyor. Görmek istiyor. Sadece seyirlik müze değiliz. Hayatla ilgili bir müzeyiz. Güncelle yakından ilgiliyiz. Müzede hem sanat, hem zanaat ayrı platformlarda telaffuz ediliyor. Ödül bizi dünya standartlarında bir yerde olduğumuzu gösteriyor. İç ve dış kamuoyunda son derece önemli. Müze çalışmalarıyla bölgede kadın istihdamı ve çocukların eğitimini sağlamak istiyoruz” dedi.
Hürriyet Gazetesi kültür, sanat, edebiyat yazarı Doğan Hızlan’da, Baksı Müzesi’nin örnek alınması gerektiği belirtti. Anadolu’da olan müzenin başka işlevi vardır. Yerel özellikleri, yerel sanat ve coğrafyası bu müzede yapılan çalışmaları gösterir. Bu çalışmalar Anadolu’dan büyük kentlere gider ve bir çalışma köprüsü kurar. Baksı Müzesi büyük bir örnek, diğer ilçe ve köyler Baksı müzesini örnek alsınlar” şeklinde konuştu.
Baksı Müzesi’ne ayrıca 5 bin Euro da para ödülü verildi.
Anadolu’nun bir köyünde kurulan sanat müzesi, türünün ülkemizdeki nadir örneklerindendir. Bazı kasaba ve şehirlerimizde bulunan özel müzelerde arkeolojik ve etnografik eserler, bir kısmında ise geçmişte yaşanmış tarihi olaylar ile savaşlardan kalan görsel öğeler sergilenmektedir.
Baksı Müzesi kuruluş ve işleyişiyle de, kendine özgü bir yapı ortaya koymakta ve bu özellikleriyle de diğerlerinden ayrılmaktadır.

Femme aux Beaux Seins
2014 Yılı Avrupa Konseyi Müze Ödülü’nün sembolü olan Joan Miro’nun “Femme aux Beaux Seins” adlı bronz heykeli, yeni dönem sergisine de ilham kaynağı oldu. Açılışı yapılan ve Nisan 2015 tarihine kadar gezilebilecek olan “Miro’ya Açılan Heykelli Yol” sergisi, bu ödülü merkeze alarak hazırlandı.
Müzenin temelinin atıldığı günden itibaren çıkan söylentiler, müzenin önemli bir bölümünün yer altına inşa edildiği ve altın arama çalışmaları yapılacağına dairdi. Bazıları ise gizli mabet olduğu yönündeydi. Bir gün Baksı Müzesine giden ilçe jandarma komutanı, müzenin her noktasını inceler ve burada altın çıkarıldığı, kara para aklandığına dair ihbar var der.
Köylüler burada altın çıkarıldığı ve kara para aklandığını iddia ederek ihbarda bulunmuşlardır.
Oysa biz, özelliklerini ve sanatsal işlevini ortaya koymaya çalıştığımız müzenin, hedefleri ile amaçlarının çok ötesinde yer aldığına dair bu haberle, yapılmak istenilenle, gerçekleşen arasındaki uçurumun ne kadar derin olduğunu görerek ne yazık ki, daha çok fırın ekmek yememiz gerektiğini anladık.
Prof. Dr. Hüsamettin Koçan kimdir?
1946 yılında Bayburt’ta doğdu. Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Resim Bölümü’nden mezun oldu. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde uzun yıllar öğretim üyesi olarak görev yaptı. 1997-2005 yılları arasında fakültenin dekanlığını üstlendi.
Uluslararası Plastik Sanatçılar Derneği’nin kurucuları arasında yer aldı. 1990-95 yılları arasında derneği yönetti. 1991’de İstanbul Sanat Fuarı’nı kurdu. Aynı yıl II. Asya-Avrupa Bienali’nde Türkiye Komiseri oldu. Avusturya Salzburg Şehri Onur Ödülü ve Asya Sanat Bienali, Resim Büyük Ödülü’ne sahip oldu. Çeşitli resmi davetlerle İngiltere, Fransa ve Avustralya’da araştırmalar yaptı. Pek çok yarışmanın seçici kurulunda yer aldı. Sayısız kişisel sergi gerçekleştirdi ve karma sergilere katıldı.
2005 yılında kurduğu vakıfla Baksı Müzesi’ne hayat verdi. Kişisel sanat çalışmalarının yanı sıra halen müze çalışmalarını yürütüyor. Okan Üniversitesi’nde ders veriyor.